2014 yılının en iyi aksiyon filmlerinden biriydi ‘John Wick’… Hayatının kadınını bulmanın ardından emekliye ayrılan ‘Öcü/Boogeyman’ lakaplı kiralık katilin karısı Helen’i kaybetmesiyle fitili ateşlenen aksiyon öyküsünün temeli intikam olgusuydu. Wick’in karısından miras kalan köpeğini öldürüp 1969 Mustang arabasını çalan Rus mafyasından intikamını almak için başlattığı şahsi mücadelesini işleyen yapım sadece temposu yüksek bir aksiyon macerası sunmakla kalmamış, ‘Matrix’in unutulmaz ismi Keaune Reeves ile hayranlarını da yeniden buluşturmuştu. Senaryo, türüne has klişelerle yaratılmış olsa dahi film hayli ilgi çekmişti. Çünkü oyuncunun donukluğuyla uyum içinde olan karakter özellikle dövüş sahnelerinin yaratıcılığı sayesinde ilgi çıtasını yükseltmiş ve senaryonun vasatlığını görünmez kılmıştı. Şimdi fenomene dönüşen ve bilgisayar oyunuyla da gençlerin gönlünde taht kuran ‘John Wick’, üç yıl aradan sonra devam filmiyle yeniden aramızda.

***
Emekliliğinin tadını çıkarmasına fırsat tanınmayarak yeniden belanın içine çekilen efsane kahramanımız, ‘John Wick 2’de bu kez hem kendisinden istenen görevi yapmanın hem de kendi hayatını korumanın mücadelesinde. Laurence Fishburne’ün de kadroya dâhil olmasıyla ‘Matrix’ serisinin unutulmaz ikilisi Morpheus ile Neo birlikteliğini anımsatır hale gelen yapım, ilkine nazaran daha sert bir John Wick çıkartıyor karşımıza.
Müthiş bir takip ve baskın sahnesiyle açılışını yaparak ‘Öcü’nün Rus mafyasını dize getirişini ve arabasına kavuşmasını izleten film, insanların mezbaha gibi yerlere serildiği bu anların devamını suikastçıların dünyasında barış içinde yaşamanın zorluğunu hissettiren bir süreçle getiriyor. İlkinde olduğu gibi Chad Stahelinski’nin yönetmen koltuğunda oturduğu yapımın öyküsü, yeni görevi için Roma’ya gitmek durumunda bırakılan John Wick’in avcıdan ava dönüşmesini işlemekte. Karısından sonra en değerli varlıkları olan köpeğinin ve arabasının intikamını almanın huzuruyla evine dönüp eski kimliğini bir kez daha gömen Wick’in hikâyesindeki kırılma noktası, kanıyla mühürlediği anlaşmanın bağlayıcılığı. Abla-kardeş arasındaki iktidar hırsı için kullanılmak istenen Wick, Amerika’dan Roma’ya uzanan görev sürecinde Uluslararası Suikastçılar Birliği’nin kurallarıyla sınanmakta.   


***
New York dilencilerinden oluşan ve ‘Bowery Krallığı’ ismiyle anılan yeni bir oluşumla ‘John Wick’ serisinin üçüncü bölümünün de önünü açan senaryoda cümle klişeyi hoşlaştıran ana fikirse, ‘Cesur olan hayatta kalır’ felsefesi! Öyle ki, kendine özgü parası bulunan birliğin Continental olanaklarından yararlanıp kurşun geçirmez kıyafetlere ve türlü silaha sahip olarak Gun Fu dövüş tekniğinin inceliklerini bir bir sergileyen John Wick’i izlerken senaryonun bu ana fikrin hakkını fazlasıyla verdiğini hissediyorsunuz. Önüne çıkan tüm engelleri ufak tefek zayiatla atlatan Wick, cesaretin ve hayatta kalmanın destanını yazıyor adeta.
Dublör kullanmayan ve Gun Fu dövüşünün yanı sıra silah kullanma konusunda da yoğun çalışmalar gerçekleştirerek hazırlanıp rolünün hakkını veren Keaune Reeves’in ilk filme nazaran daha iyi performans ortaya koyduğu yapımın bir diğer özelliği, yıllara meydan okuyan ünlü aktör Franco Nero’nun konuk oyuncu olması. Kapısından içeri girildiği anda suç işlenemez ortam olma özelliğiyle suikastçıları ağırlayan ve güvenli ev Continental’in sahibi sıfatıyla bu sertliğin içinde yer alıp ‘Papa öldürme’ esprisiyle yapıma renk katmış.

***
Sonuçta; ‘John Wick 2’, zorlayıcı nitelikteki kurallarla öyküsünü oluşturan… ‘Şeytanı sırtından bıçaklarsan sonuçlarına da katlanırsın’ mantığıyla yol alan… Ve intikamı adalete dönüştüren efsane adamını ihaleye çıkartıp av konumuna düşüren, erkeksi yönü ağır basan bir neo-noir aksiyon. Dolayısıyla hızlı temposuyla ve teknik ders niteliğinde sergilenen dövüş sahnelerinin güzelliğiyle içeriğini arka plana atan film, türün meraklılarının beklentilerini layıkıyla karşılayacaktır.
İnsan öldürmenin ne denli basite indirgenmiş bir iş olduğunu düşündüren sahnelerin duygudan arınmış bilgisayar oyunu pratikliğiyle aktığı yapımın devamı da daha mücadeleci bir tabloyla gelecektir kuşkusuz. Bakalım isimsiz ve uslu köpeğiyle birlikte geri dönen John Wick’in uluslararası hal alan yeni yolculuğu nasıl olacak? Bekleyip göreceğiz.

Anibal GÜLEROĞLU
www.twitter.com/guleranibal